17 saat otobüs yolculuğuyla 7 Kasım’da Arequipa’ya geldik. Bisikletleri kurup yükleyip otogardan şehir merkezine sürdük. Arequipa 2400 m rakımda. Gündüzleri yakıcı bir güneş var, akşamları ise serin. Havası genel olarak kupkuru. Arequipa’daki ilk iki günümüze baş ağrıları eşlik etti, yüzümüz ve ellerimiz çatladı. Bir süre sonra herşeye alışıldığı gibi vücut buna da alıştı.
BU YAZIDA NELER VAR?
Genel hatlarıyla Arequipa
Peru’nun güneyinde yer alan Arequipa şehrinde ilk dikkatimizi çeken Lima’dan çok farklı bir atmosfer olmasıydı. Lima yazımız için şuraya göz atabilirsiniz:
Arequipa kırsalla oldukça iç içe olan bir kent, dolayısıyla insan profili giyimi kuşamı ve hayat tarzıyla daha mütevazi. Renkli giyimli köylü teyzeleri, fötr şapkaları ilk burada gördük. And dağlarının alçak yaylaları olan bu bölgeler ülkenin mevcut siyasi yapısında da önemli bir yer tutuyor. Zaten Arequipa Peru’nun ikinci en kalabalık kenti (1 milyon).
Arequipa’nın merkezi Plaza de Armas (kent meydanı) ve çevresi. Burası hem turistik merkez hem de kentin kalbinin attığı yer gibi görünüyor. İspanyol koloniyal tarzındaki meydan günün her saati Arequipalı gençler, civar kasaba ve köylerden gelen insanlar, turistler, eylemciler, dini duyurular yapanlar, spontane sokak konserleri ile dolu. Bu arada Peru’da ifade özgürlüğü var gördüğümüz kadarıyla 🙂 Plaza de Armas’ta geçirdiğimiz saatler boyunca çeşit çeşit irili ufaklı farklı grupların çok sayıda eylemine şahit olduk. Alışkanlıkla acaba ne zaman nereden polisler çıkıp insanları kovalayacak diye baktık ama öyle bir durum yok, herkes mis gibi konuşup gitti.
Arequipa etrafı volkanlarla çevrili hoş bir şehir. La Ciuadad Blanca deniyor, yani beyaz şehir. Plaza de Armas’ı çevreleyen bazilika, kiliseler, kolonlu yapılar ve buradaki tarihi yapıların tamamında kullanılan volkanik bir kumdan geliyormuş bu beyaz renk. Büyük volkanlardan Misti özellikle şehir manzarasında önemli yere sahip.
Arequipa’da Plaza de Armas bölgesinde vakit geçirmek keyifli. Meydanda mesai saatlerinde açık olan turist info bölgede yapabilecekler konusunda oldukça yardımcı (örn Colca Kanyonu yürüyüşü, ulaşım, vs). Mercaderes sokağı turistik çarşı caddesi. Yanahuara Meydanı, şehre yukarıdan bakmak için güzel bir nokta. Santa Catalina Manastırı hoş.
Arequipa güzel bir kent olsa da buradaki turist popülasyonunun asıl sebebi buradan Colca Kanyonu‘na gitmek. Machu Picchu Cusco için neyse Colca Kanyonu da Arequipa için o. Yine de Arequipa lokasyon olarak biraz ters bir noktada kaldığından Peru’ya bir iki haftalığına gelen turistlerin radarının dışında kalıyor. Arequipa’da ve Colca Kanyonu’nda oldukça az sayıda turist gördük diyebiliriz (sonradan Cusco’da gördüğümüze kıyasla).
Colca Kanyonu yürüyüşümüzü anlattığımız yazıya şuradan ulaşabilirsiniz:
Hostel
Plaza de Armas’a oldukça yakın mesafede Gran Hotel isimli bir hostelde kaldık. Avlulu ferah bir hostel, iki ortak banyo tuvalet ve avluya bakan odalardan oluşuyor. Mutfak yok. Oda ve ortak banyolar çok temizdi, bisikletleri avluya bırakarak da rahat ettik. Çift kişilik özel odaya (ortak banyo) gecelik 40 sol ödedik.
Hostelde 2 gün kaldıktan sonra odayı boşaltıp fazlalık eşyaları ve bisikletleri depoya bırakarak 2 günlüğüne Colca Kanyonu yürüyüşüne gittik. Sonra geri dönüp hostelde 2 gün daha kaldık. Peru’da tüm hostellerde bu sistem işliyor: kaldığınız hostelde eşyalarınızı depo gibi bir yere ücretsiz emanet bırakabiliyorsunuz. Bunun için özel olarak dert anlatmanıza gerek yok, hatta döndüğünüzde kalmanız da gerekmiyor, eşyalarınızı depodan alıp gidebilirsiniz.
Çarşı pazar
Arequipa bizim Peru’ya alışma şehrimizdi. Ne yenir ne içilir, nereye nasıl gidilir, pazar kültürü nasıldır burada öğrendik. Peru’da büyük pazar yerleri kapalı pazar şeklinde oluyor. Her tür sebze, meyve, et, süt ürünleri, kuru gıda, giysi, temizlik malzemesi olduğu gibi hemen hemen hepsinde yemek bölümleri de bulunuyor.
Arequipa’nın büyük pazarı Mercado San Camilo da böyle bir pazar. Peru’nun popüler sokak yiyeceklerinden Chiccharon (kemikli dana kızartma) ve Lechon‘u (domuz kızartma) ilk kez burada gördük ve yedik.
Plaza de Armas’ın doğusunda bir paralel sokaktan güneye doğru inen San Juan de Dios sokağı ise tam bir Eminönü/Karaköy. Sokak baştan aşağı hırdavat, ucuz elektronik, ucuz giyim kuşam, toptancılar, temizlik malzemecileri, ıvır zıvırcılarla dolu. Akşamları ise bunlara bir de seyyar tezgahlar eklenince burası hepten curcunalı bir yere dönüşüyor. Sonradan dikkat ettik: Peru’da her büyük kentte böyle bir ya da birkaç sokak bulunuyor.
Arequipa’da bir de merkeze 4 km uzaklıkta büyük bir yapı markete gittik: ismi Sodimac Homecenter. Bulunduğu yerde birkaç büyük mağaza daha var, AVM gibi bir yer yani. Bizim gitme sebebimiz kamp ocağımız için tüp almaktı (Arequipa’da başka yerde yok). Birçok eksik kamp malzemesinin tamamlanabileceği uygun fiyatlı bir yer diyebiliriz.
Arequipa’dan çıkış
Şehir merkezinde 4 gün, Colca Kanyonu’nda 2 gün olmak üzere Arequipa bölgesinde 6 gün geçirmişiz. Planımız buradan bisikletle Puno şehrine geçmekti. Fakat Arequipa-Puno arası yolun sevimsizliği bizi bundan da vazgeçirdi. Yol hem çok yüksek rakımda (=geceleri buz) hem arada hiçbir kasaba yok hem de güzel bir yol da değildi.
Yine bisikletleri otobüse yükleyip otobüsle gitmeye karar verdik. Turist infodaki görevli bize yine çift katlı sözde “rahat” otobüsleri önerdi (kişi başı 40 sol). Otogara (Terminal Terreste) gidip birkaç firmaya sorduk ama çift katlı otobüsler bisikletleri kabul etmedi. (Bagajları küçük oluyor). 13:30’da kalkan tek katlı normal bir otobüs firması olan Flores’le anlaştık. Puno’ya kişi başı 20 sol, bisikletler için de 20’şer sol ödedik. Ama bisikletler ayrı bagajda kral gibi gitti 🙂
Bu arada Arequipa otogarda bir de “otogar kullanım harcı” ödüyorsunuz ayrı bir gişeye, kişi başı 2 sol. Niye ödeniyor, neyi kullanmışız (wc de ücretsiz değil), ne alaka hiç anlamadık. Sonradan otogardan bilet aldığımız diğer şehirlerde de aynı şeyle karşılaştık.
Puno’ya otobüs 7 saat sürdü. Yine molasız bir yolculuktu (otobüste wc var). Ama açıkçası Lima’dan bindiğimiz “rahat” otobüsten daha rahattı bu tek katlı otobüs. Puno yazımız için şuraya devam edebilirsiniz:
Leave a Reply